Saykomatrixx's Blog

Kasım 3, 2009

Seyrettiğim-edeceğim Animeler

Şu anda Toa Ru Majutsu No Indexi bitirmek üzereyim. Hiç güzel değil. Çok kopuk bir ilerleyiş var. Son 3 bölümde patlatamazsa olayları iyi bir sallarım gibi duruyor.

Sasameki Koto ilk denemem Shoujo Ai olarak. Haydi bakalım vira.

Eskilerden Serial Experiments : Lain izliyorum. 2 bölüm oldu, çok ağır ilerliyor. O yüzden arka arkaya patlatamıyorum ama merak ta etmiyor değilim.

Shangri-La biraz sıktı, patetik karakterleri, çok fazla iç hesaplaşması, ara verdim ama geri döneceğim.

Shikabane hime kuro, son 13. bölüm (aslında son değil) ama dvd için ekstra bölümü seyrettim. Hoşuma gitti. Hem aka, hem kuro güzeldi.

Tytania maymun iştahlığım sonucu başlayıp (hatta ginga eiyuu densetsunun kısa çakması yaftası yapıştırıp soğuduğum) devamı gelmeyen seri, bitirip silsemmi acaba?

Bleach çıktıkça çıkıyor ama bir parmak bile tutmayan bal sevyesi adamı küstürüyor. Kullanılmış hissedip banyoya giriyorum her bölümden sonra 😀

Kampfer : SApık işi, güzel eğlenceli. Natsu uğraşsın dursun elalemle, bizde onunla uğraşalım 😀

Bekleyenler :

Nogizaka Haruka no Himitsu, 2. sezonunu görüp 1i beklemeye aldım. Biraz uygun zamanı bekliyor.

Gantz var sırada. Gerçi korkum ikinci bir NGE olması. Felsefeye boğulacağım derken beni de boğmasınlar.

Guin Saga çok çekici, taze bitmiş sayılırda zaten. Gantz sarmazsa bırakıp Guine başlayabilirim.

Eden of the east zorlayıcı duruyor. Biraz ileri geri gidiş, geliş mi var ne?

Nerdeyse yarısı biten Fate-Stay Night : İlgimi çekti, takılacağım.

Eureka Seven : MEchaaa mechaa diye ağlama zamanlarım için saklıyorum, aynı Bounen no Xamdou gibi 😀

4 Yorum »

  1. Gantz’ı bir yere kadar izledim ve evet, beğendim. Hemde çok. İzlenmesi gerek diye düşünüyorum. Ama tamamını izleyenler serinin havada kaldığını söylüyor. Eğer ki öyleyse manhwası olacaktı bunun, bir de ona bakarsınız.
    Fate/Stay Night benim favori animelerimdendir. Bir oyun uyarlaması olup, animede bunu buram buram yansıtsa da değişmezim, vazgeçilmezim. Sonunu beğeneceğinizi düşünüyorum.
    Diğer söylediklerinizi izlemedim. Ama ben de birkaç anime tavsiyesi yapmak isterim gitmeden.
    – Ouran High School Host Club; Bu animeyi bugüne kadar 10larca kişiye önerdim ve hepsi de tek bir kez izlemeye doyamadı, tekrar tekrar izledi.
    – Blood+; Ağır ilerleyen (50 bölüm olması lazım), konusunu da ilerleyişi gibi gördüğüm ve içimde tarifsiz bir his bırakan yegane animelerden. Gerek müzikleri, gerek çizimleri, yaşanılan olaylar vs. hepsi birbirine öylesine uyumlu ve etkileyici ki, eğer sıkılmadan bir 20 bölüm ilerlerseniz gerisini tek seferde izleyeceğinize eminim.
    – Ve son olarak Kuroshitsuji; Henüz bitirmediğim ama çekinmeden tavsiye edebileceğim bir anime. Hem ikinci sezonu da çok yakında geliyor.

    Umarım bu saydıklarımı izlememişsinizdir de boşuna gitmez 🙂 Kalın sağlıcakla…

    Yorum tarafından gokcevil — Kasım 6, 2009 @ 2:16 am

  2. “Ouran High School Host Club; Bu animeyi bugüne kadar 10larca kişiye önerdim ve hepsi de tek bir kez izlemeye doyamadı, tekrar tekrar izledi.”

    Tamaki senpaiiiii 😀 diyeyim size. Bu bahsettiğinizi izledim. Gerçektende beğendiğim bir anime olmuştu Ouran.

    Blood+ ise “Monster” ile beraber ayrı bir zaman ayıracağım eserlerden. Araya sıkıştırmak istemiyrum ( ama bu ara hiç bitmeiyor, kahretsin :))

    – Kuroshitsujiyi de seyrettim. Çok beğendim, gerçi son bölümleri mangasından ayrılmış dediler ve 2. sezonu 2010 baharında bekleniyor.

    İlginç bir şekilde bu aralar herşeyi bırakıp Star Blazers olarakta bilinen- Space Battleship Yamatoyu seyrediyorum (gerçi blogumu yamato bilgilerine boğdum, daha da boğacağım galiba :D) ve hiç sıkılmıyorum. Seri inanılmaz mantık hataları ve tekrar ile dolu olmasına rağmen izlemeyi de geçip bazen kaptırıyorum kendimi. 😀

    Yorum tarafından saykomatrixx — Kasım 6, 2009 @ 3:20 am

  3. Space Battleship Yamato’yu ilk kez sizden duyup bir baktım da, o ne öyle “30 yıllık!!!”
    Aslında eski animelerin sanki farklı bir tadı var gibi geliyor. Gerçi izlediğim en eski anime GTO ama olsun. Gerek çizimleri, gerek dediğiniz gibi mantık hataları insana ayrı bir keyif verebiliyor. Belki de onlar geçmişte diye biz kendimizi pek büyük görüyoruzdur, bundandır yani… Bilemem. Ama ben de araya sıkıştırabilirim geçmişten animeler. İyi hatırlattınız. En çok Akira’yı merak ederdim. Hep listelerde birinci sıradadır o. Bakalım bir ara, neymiş ne değilmiş…

    Yorum tarafından gokcevil — Kasım 6, 2009 @ 3:26 am

    • 30 yıllık olsa da “Vintage, retro” Türkçesiyle antika bir havası var. Cızırtılı, açılış ve kapanış müzikleri, hareketsiz suratlar, nerdeyse suluboya sayılabilecek renkler. Ama tadı bir başka gerçekten.

      Olmadı size biraz daha güncel olan Legend Of The Galactic Heroes serisini öneriyim o halde. Tam anlamıyla bir “Cesur ve güzel” “Hanedan” “Dallas” havasında geçmekte hikaye. ovaları ile serisi ile devam serileri ile benim gözümde yeri bir başkadır

      Yorum tarafından saykomatrixx — Kasım 6, 2009 @ 4:35 am


RSS feed for comments on this post. TrackBack URI

Yorum bırakın

WordPress.com'da Blog Oluşturun.